Post by darkangel on Sept 26, 2010 13:18:19 GMT 2
PS : Japonya'da soy isim ve adlarýn sonuna bazý ekler eklenir. Sama eki çok fazla saygý duyulan, soylu ve üstün insanlara takýlan bir addýr. San eki genelde kendinden üstün konumdaki veya resmi olarak hitap edilmesi gereken durumlarda kullanýlýr. Kun eki ayný yaþlarda veya daha küçük olanlar için arada samimiyette var ise kullanýlan bir ektir. Chan ise daha çok kýz arkadaþlar, çocuklar veya çok fazla sevilen kiþilere takýlan ektir.
PS : Bölüm sonundaki sözlüðe eklediðim sözcükleri kýrmýzýyla yazdým
AKANÝSHÝ JÝN
KAMENASHÝ KAZUYA
IKUTA TOMA
YAMASHÝTA TOMOSHÝSA (YAMAPÝ/PÝ)
NÝSHÝKÝDO RYO
BEAUTÝFUL – AKAME – 2. BÖLÜM
Jin doðrularak yere saçýlmýþ kýyafetlerini toplamaya baþladý. " Gidiyor musun ? " Pantolonu elinde þaþkýnlýkla duraklayan Jin " Elbette, neden ? Gitmemde bir sakýnca mý var ? " diye sorduðunda Kame gülümsedi. Galiba ona gülümsemeye alýþýyordu. " Hayýr, bir sakýnca yok tabii ki. Sadece beni bütün bir gece için aldýktan sonra bu kadar çabuk gideni daha önce hiç olmamýþtý da... Yani benimle bütün gece, istediðin kadar birlikte olabilirsin. " Bütün bir gece ? Tanrý Jin' in yardýmcýsý olsun...
********************************
BÖLÜMÜN SOUNDTRACKI
Sunset Swish - Sakurabito
********************************
Jin hemen hafýzasýný yokladý ve hatýrladý, arkadaþlarý gitmeden önce gerçekten de bütün bir geceyi aldýklarýný söylemiþlerdi. Kame yavaþça doðruldu, kimonosunun önünü kapatarak elini ipeksi saçlarýnýn içinden geçirdi. Sadece onu izlerken bile o saçlara yeniden dokunma isteðiyle yanmýþtý. Burada kalýrsa onunla yeniden seviþeceðinden emindi. Adamýn her hareketi, her bakýþý baþtan çýkarýcýydý. Jin sadece bedeninin deðil beyninin de kaynadýðýný hissetti. Birkaç dakika önce bir erkekle birlikte olduðuna inanamýyordu. Bu daha önce bir kere bile aklýndan geçmediði halde nasýl hayatý boyunca yaþadýðý en muhteþem seksi de onunla yaþadýðýný ise bir türlü aklý almýyordu. Bir an kendinden þüpheye düþtü. Acaba o gay olduðunu fark edemeyenlerden miydi ?
Ama o kadýnlarý severdi, onlarla birlikte olmaktan zevk alýrdý. Sadece bu adam... Sadece Kame ona böyle þeyler hissettirebiliyordu. Kame ayaða kalkarak ona doðru ilerledi ve tam önünde durdu. Kimonosu gevþekçe baðlýydý ve pürüzsüz göðsünün süt beyazý teni dikkatini daðýtýyordu. " Gidecek misiniz Akanishi-san ? " Akanishi ? Demek resmiyete geri döneceklerdi. Jin nedende bundan pek hoþlanmadý. Onun seviþirlerken adýný fýsýldamasýndan hatta haykýrmasýndan büyük bir zevk almýþtý. O dilini yutmuþ gibi ve hala çýplak halde olduðunu da tamamen unutmuþ halde dikilirken sonunda Kame halden anlar bir vaziyette gülümsedi. " Ýlk seferiniz miydi ? " Jin düþünmeden " Aslýnda evet. " dedi. Sonra onun yanlýþ anlayacaðýndan korkarak telaþla ekledi.
- Yani demek istiyorum ki ilk defa biriyle birlikte olmadým tabii ki sadece ilk defa bir... Bir...
- Erkekle ?
- Þey... Evet. Ýlk defa bir erkekle yaptým.
- Wagatta.
Kame' nin yay gibi kaþlarýndan biri kalktý. " Nasýl hissettiniz peki ? " Jin dürüst bir þekilde " Garip. " dedi. Kame' nin nazik gülümsemesi gerçek bir gülümsemeye dönüþünce kendi dudaklarýnýn da otomatikman ona karþýlýk vermek için kývrýldýklarýný hissetti. " Garip ama ayný zamanda beklemediðim kadar da güzeldi. " Kame bir an dikkatle onun yakýþýklý yüzüne baktý ve sonra gülümsemeye devam ederek uzanýp onun elini tuttu. " Öyleyse benden kaçmanýza gerek yok deðil mi ? Burada ne olduysa sadece ikimiz arasýnda oldu. Kimse bilmeyecek, görmeyecek. Benim yanýmda istediðiniz gibi davranabilirsiniz. " Onu da beraberinde sürükleyerek kocaman odadaki kapýlardan birine gitti ve birlikte içeri girdiler. Burasý en az oda kadar büyük bir banyoydu. Ortasýnda devasa bir jakuzi vardý. Jin kaþlarýný kaldýrmýþ beklerken Kame ona sadece gülümsedi.
Elini býrakarak havuzu çalýþtýran düðmelere bastýktan sonra kenarda duran envai çeþit toz halindeki kokulu sabundan birkaç tanesini seçip jakuzinin köpürmeye baþlayan sýcacýk sularýnýn içine döktü. Banyo birdenbire lavanta, gül ve Jin’in daha önce adýný bile duymadýðýndan emin olduðu egzotik kokularla doldu. Köpükler içindeki havuzdan çýkan buharlar banyoyu hayal aleminden çýkmýþ büyülü bir yere benzetmiþti. Kame dönüp ona elini uzatýnca Jin kurulmuþ bir bebek gibi ilerleyerek elini tuttu. Kame' nin yönlendirmesiyle jakuziye girip oturdu, kollarýný havuzun kenarlarýna koyarak kendini sýcak suyun rahatlatýcý etkisine býraktý. Bu arada Kame banyonun deðiþik yerlerine yerleþtirilmiþ mumlarý yaktýktan sonra ýþýklarý kapatýnca ortam hoþ bir renk kazanmýþtý. Genç adam dönüp Jin' e baktý, gözleri buluþunca Jin nefesinin týkandýðýný hissetti.
Kame yavaþça kimonosunu çözdü ve omuzlarýndan aþaðý býraktý. Sanki onu daha önce hiç çýplak görmemiþ gibi Jin' in kalbi heyecanla cevap verdi. Kame usulca suya girip ona sokuldu ve " Ýzin verin lütfen... " diye fýsýldadý. Jin' in arkasýna geçerek omuzlarýna masaj yapmaya baþladý. Kýsa, küt ve kývrak parmaklardaki beceri inanýlmazdý. Jin hafifçe inleyerek baþýný geriye attý. Baþý dönüyordu. Sýcak suyun ve kokularýn gevþeticiliðine bir de Kame' nin masajý eklenince doymuþ vücudunda kemikleri bile erimiþti sanki. Uzun zamandýr her yönden bu kadar tatmin olmamýþtý. Mutlulukla iç geçirdi. " Sizi mutlu ediyor muyum efendim ? " Jin hmmlayarak baþýný salladý ve " Jin... " dedi. " Bana Jin demeni istiyorum. " Kame suyun içinde bir balýk gibi kývrýlarak ön tarafa geçti. Omuzlarýna dek uzanan saçlarý buhardan kývýr kývýr olmuþtu. Islanarak tenine yapýþmýþ olanlarý izlerken Jin adeta büyülenmiþ gibiydi.
Kame ona sokuldu, dudaklarý birbirlerine tehlikeli derecede yakýnlaþmýþtý. " Jin... " Fýsýltýsý tüm bedenini adeta elektrik akýmý gibi çarpýp uyarmýþtý. Jin inanýlmaz bir þekilde hýzla yeniden sertleþmeye baþladýðýný fark ederek yutkundu. Bir adamý ikinci bir kez istiyor olamazdý deðil mi ? " Nasýl oldu da sizi daha önce burada görmedim ? " Jin þu anda þirket sýrlarýný bile sorsa Kame' ye istediðini anlatabilecek durumdaydý. Duraksamadan cevapladý. " Ben pek böyle yerlere takýlan biri deðilimdir. " Hemen yine Kame' yi kýracaðýndan endiþelenerek ekledi. " Geyþa evlerine karþý deðilim sakýn öyle anlama. Sadece ben... Çok çalýþýrým ve çoðu zaman eðlenceye vakit ayýramam. Ayýrdýðýmda bile bu genellikle iþ için olur. " Kame merakla ona biraz daha sokulunca Jin içgüdüsel olarak sýrtýný havuzun mermerine dayayacak kadar geriledi.
- Bu gece de iþ için mi buradaydýnýz ?
- Hayýr. Arkadaþlarým bana doðum günü sürprizi hazýrlamýþlar. Seninle.
Kame duraklayarak ona bakarken Jin kendini o bal rengi gözlerde kaybetmiþti adeta. Bir girdap gibi ona çekiliyordu. Yanaðýnýn içini ýsýrarak Kame' nin konuþmasýný bekledi. " Bugün sizin doðum gününüz mü ? " Jin gözlerini zorlukla onun güzel dudaklarýndan çekerek baþýný salladý. " Sen de bana arkadaþlarýmýn hediyesisin. Ýþte bu yüzden daha önce ne senin adýný duydum ne de senin kim olduðunu biliyordum. Sen benim için... Tam bir sürpriz oldun. " Kame sonunda aralarýndaki tüm mesafeyi kapatarak yavaþça kucaðýna oturdu. Ellerini omuzlarýna koyarak Jin' e anlamýný çözemediði güzel gözleriyle baktý. Jin onun yavaþça eðiliþini adeta hipnotize olmuþ gibi kýmýldamadan izlemiþti. Dudaklarý birbirine dokundu. Bu anýn geleceðini gitmekten vazgeçtiði andan beri biliyordu. Dudaklarýný açarak Kame' nin tadýna doyamadýðý dudaklarýný kavradý.
Parmaklar omuzlarýnda dolaþtýktan sonra ellerini alarak kendi bedeninin üzerine koyunca Jin sersemledi. Kame ona dokunmasýný mý istiyordu ? Yoksa onu seviþmeye katýlmasý için teþvik etmeye mi çalýþýyordu ? Her þey Jin için çok yeni gibiydi. Bir kadýn olsa onu okuyabilir, ne istediðini çözebilirdi ama bir erkekle her þey karmaþýk bir bulmaca gibiydi. Ellerini Kame' nin güzel teninde kaydýrýp onun ince ama saðlýklý kaslarla kaplý göðsünü okþadý. Kollarýný onun beline sardýðýnda Kame inleyerek dudaklarýný açýp ona teslim olmuþtu. Jin keyifle dilini aðzýna kaydýrýrken Kame kucaðýnda kýpýrdanýp iyice yerleþti. Jin birdenbire sertliklerinin birbirine sürttüðünü hissedince dudaklarýný Kame' den çekip boðulurcasýna nefes aldý. Bu çok... Garip bir histi.
Kame ona bakýp gülümsedi ve kucaðýnda hareket ederek sürtünmeyi tekrarladý. Her seferinde daha baskýn ve sertçe yapýyordu. Jin elinde olmadan onun belinde daha sýký sarýldý. En sonunda Kame dizlerinden destek alarak kucaðýnda doðruldu ve onu bir eliyle kavrayarak yönlendirdi. Kalbi neredeyse göðüs kafesinden dýþarý fýrlayacaktý. Kame' yi belinden tutup aþaðý çekerken yavaþça içine gömüldü. Kucaðýndaki genç adam baþýný geriye atarak inlemiþti. " Tanrým Jin... Lütfen... " Elinde deðildi. Kame' yi her seferinde daha fazla, daha fazla, daha fazla istiyordu. Onun süt beyazý boðazýna uzanarak inlerken þiþen damarlarýnýn üzerini öptü. Kame titreyerek karþýlýk verdi. Onu da heyecanlandýrabildiðini hissetmek çok güzel bir duyguydu.
Kame ellerini omuzlarýna koyup destek alarak kalkýp iniyor, temposunu yavaþ yavaþ arttýrýyordu. Jin bir eliyle onun ýslanarak ensesine yapýþmýþ saçlarýný kavramýþtý. Boþtaki eliyle Kame' nin bedenleri arasýndaki erkekliðini kavradýðýnda güzel küreler açýlýp merak ve þaþkýnlýkla ona baktý. Jin istese de gözlerinin bu temasýný kýrabilecek kadar güçlü deðildi. " Kazuya... " Fýsýldayarak onu okþadý. " Benimle birlikte gel. " Kame coþkuyla eðilip dudaklarýný kavradýðýnda Jin kontrolünü kaybederek hem Kame' nin içinde hem de elinde hýzýný arttýrdý. Bu seferki patlama ilkini bile gölgede býrakmýþtý. Kame' nin sýrtý bir yay gibi gerilirken gýrtlaðýndan bir inilti koptu. Onu böyle gördüðü anda Jin de zevkle baðýrarak geldi. Kame bitkin halde baþýný omzuyla boynunun birleþtiði yere býrakýrken nefeslerini düzenlemeye çalýþýyordu.
Jin daha önce hiç böyle hissetmemiþti. Onu sonsuza dek kucaðýnda tutabilir, sarýlabilir, seviþebilirdi. " Tanrým... " Yaþadýðý þey en çýlgýn fantezilerinin de ötesinde bir þeydi. Böyle bir þeyi hayallerinde bile düþünemezdi. Kame geri çekilerek ona baktý ve gülümsedi. " Doðum günün kutlu olsun. " O kadar tatlýydý ki Jin onu öpmek istedi. Kame ona bir kere daha gülümsedikten sonra yavaþça kollarýndan çýkýp kocaman banyodaki duþa ilerledi. Jin gözlerini kamaþtýran bedenden süzülen sularý seyrederken kalbinin hýzlanmaya baþladýðýný fark ederek hýzla bakýþlarýný kaçýrdý. Bir kere daha olmaz... Suyun sesi kesilince Kame temiz bir baþka kimonoyu alarak giydi ve bembeyaz bir bornozu alarak uysalca onu beklemeye baþladý. Jin' in havuzda zaman geçireceðini sanýyorsa aldanýyordu. Ýçinde o olmayýnca havuzun da bir deðeri yoktu. Jin de hýzla kalkýp bir duþ aldý. Bir baþkasýnýn, hele de bir erkeðin önünde yýkanmak garipti ama az önce Kame' yi seyrederken çok normal gibi gelmiþti.
Kame' nin uzattýðý bornozu giydi ve birlikte yeniden içeri girdiler. Jin saatine göz atýnda çoktan gecenin üçü olduðunu gördü. Kame ellerini itaatkâr bir þekilde önünde kavuþturarak " Yiyecek bir þeyler ister misiniz ? " diye sordu. Aslýnda arkadaþlarýyla geldiklerinde güzel bir yemek yemiþti ama yine de baþýný sallayýp onay verince Kame telefona uzanýp fýsýltýyla talimatlarý verdi. Dumaný üstünde yemekleri geldiðinde kendi elleriyle ona servis etti. Jin farkýnda olmadan acýkmýþtý. Kame onu yormuþ ve enerjisini tüketmesine neden olmuþtu ama Jin bundan kesinlikle þikâyetçi deðildi. Kame " Saðlýk raporlarýmý görmek ister misiniz ? " diye sorunda çubuklarý aðzýna götürürken yarý yolda durdu. " Efendim ? " " Her ay saðlýk kontrolünden geçeriz. Aklýnýzda þüphe kalmamasý için raporlarý görmek ister misiniz ? " Jin çubuklarý geri býrakarak kaþlarýný kaldýrdý.
- Neden onlarý görmek isteyeyim ki ?
- Þey... Çünkü biz az önce korunmadan birlikte olduk efendim.
- N-
Þok içinde þaþkýnlýkla Kame' ye bakakalmýþtý. Gerçekten de yapmýþtý deðil mi ? Korunmayý aklýna bile getirmeden bu adamla birlikte olmuþtu. O þartlar altýnda deðil korunmayý adýný bile hatýrlamasý bir mucizeydi aslýnda. Sertçe " Gerek yok. " dedi. " Bu noktadan sonra saðlýklý olup olmadýðýn umurumda mý sanýyorsun ? " Kame' nin yavaþça yutkunduðunu ve gözlerini kaçýrdýðýný görünce kendine kýzdý. Bu iþte kendisinin sanki hiç suçu yokmuþ gibi davranmasý salaklýktý. Kame kýrýlmýþ gibi görünüyordu. Tam ondan özür dileyecekken " Beni cezalandýrmak ister misiniz ? " diye sorunca dondu kaldý. " Ne ? " Kame baþýný kaldýrýp cesaretle ona baktý.
- Beni cezalandýrmak isterseniz yapabilirsiniz. Kemer, kýrbaç, tokat, yumruk veya istediðiniz herhangi bir þekilde beni...
- Kes !
Jin çok sinirlenmiþti. Onun böylesine çabuk bir þekilde kurban rolünü kabullenmesine kýzmýþtý. Ýþin kötüsü de bu önerdiði þeyleri kabul eden insanlar olduðunu bilmekti. Birinin ona vurduðunu düþündüðü anda bile buz kestiðini fark etti. Kame' nin katlayýp kenara koyduðu kýyafetlerini alarak hýzla giyinmeye baþladý. Genç adam endiþeli gözlerle ona bakýyordu. " Gidiyor musunuz ? " " Evet. " Kame hýzla saate göz attý ve masadan kalktý. " Daha erken deðil mi ? "Jin homurdanmamak için kendini zor tuttu. " Ben meþgul bir adamým. Biraz uyumak ve yarýnki iþ tempom için hazýrlanmak istiyorum. Burada daha fazla vakit kaybedemem. " Kame geriye doðru birkaç adým attýktan sonra sessizce ellerini kavuþturup giyinmesini seyretti. Harika. Tekrar ve tekrar onu kýrarak ne kazanacaðýný düþünüyordu ? Kame iyi davrandýkça ona kötü davranasý geliyordu. Ýçten içe onun bir köle gibi deðil de bir insan gibi davranmasýný istediðini fark etti. Kravatýný da alýp cebine týktýktan sonra kapýya yöneldiðinde Kame onun için kapýyý açmýþtý. Genç adam eðilerek selam verdi.
Jin de baþýyla selam verdikten sonra merdivenleri inmeye baþladý. Dönüp arkaya bakmamak için adeta kendisiyle savaþmýþtý. Merdivenlerin dibindeki koruma onu görünce þaþýrdý. " Bir sorun mu var efendim ? " Neden erken ayrýlmak isteyen birini gördüklerinde bu kadar þaþýrýyorlardý anlamýyordu. " Bir sorun yok. Sabah çok erken toplantým olduðu için erken ayrýlmak zorundayým. " dedi. Bu cevap adamý pek tatmin etmemiþ gibi görünüyordu. Baþýný kaldýrýp yukarý kata doðru baktýktan sonra eðilerek Jin' e selam verdi. Jin adamýn bakýþýndan huylandýysa da üzerinde fazla durmadý ve binadan ayrýldý. Bu gece kesinlikle hayatýnýn en inanýlmaz, en güzel ve en uzun gecesiydi.
*****************************
Ertesi sabah ofisine geldiðinde ilk defa omuzlarýnda stresin getirdiði bir gerginlik yoktu. Adýmlarý dinç ve yüzü rahattý. Kendisini bekleyen iþlerle boðuþmaya hazýrdý. Ama iþten önce boðuþmasý gerekenler vardý. Ofisine girer girmez üç kafadarýn siyah deriden kanepesinde týkýþ týkýþ oturduklarýný gördü. Üçü de süt bekleyen yavru kediler gibi gözlerini beklentiyle kocaman açmýþlardý. Jin gözlerini devirerek " Tamam kabul ediyorum yaptým. " deyince üçü de oleyy diye baðýrdýlar. Sanki milyonlarý yöneten iþ adamlarý deðillerdi de beþ yaþýnda çocuklardý. Jin gülerek masasýna geçerken Toma dirseklerini dizlerine dayayarak merakla sordu. " Nasýldý peki ? Anlatýldýðý kadar beceriklimiydi ? " Gülümsemesi biraz soldu. " Diðerlerini bilemem ama benimle gayet iyiydi. " Ryo hýzla kanepeden kalkýp masasýna tünerken Jin kaþlarýný çatarak ona baktý. Diðer ikisi hemen onu boþalttýðý yere yayýlmýþlardý.
- Þimdi her ikisini de denediðine göre bir kadýnla mý daha iyiydi bir erkekle mi ?
Jin homurdanarak " Git baþýmdan Ryo. " dedi. " Hadi ama Jin söylemek zorundasýn. " " Nedenmiþ o ? " Ryo sýr verirmiþçesine gülümsedi. " Belki ben de þu geyþayý deneyebilirim. Emin olmam lazým. " Jin' in yüzündeki gülümseme tamamen silindi. Kame' yi Ryo' nun altýnda inlerken düþünmek bile istemiyordu. Onu kimsenin altýnda hayal etmek istemiyordu. " Çok merak ediyorsan git kendin öðren ! " Yamapi kaþlarýný kaldýrarak arkadaþýna baktý. " Hey senin neyin var ? " Derin bir nefes alan Jin sakinleþmek yerine ona patladý. " Sadece benim için de garip bir deneyimdi tamam mý ? Her þey çok normalmiþ gibi davranmayýn. O bir erkekti ve ben... Ben onunla beraber oldum. Ve kahretsin gerçekten çok iyiydi ! " Üçü de þaþkýnlýkla arkadaþlarýna bakýyorlardý. Galiba durumu anlamaya baþlamýþlardý. Jin' in onlarý suçlamasýndan çekinerek ayaklandýlar. Ne de olsa geceyi ayarlayanlar onlardý.
- Þey biz seni yalnýz býrakalým da çalýþ.
- Evet, evet çalýþýrsan çabucak unutursun.
- Zaten benim de yetiþmem gereken bir toplantý vardý.
Ýstediðinden onlardan bir türlü kurtulamazken birkaç saniyede ofisini terk ediþlerini izlemek Jin' i çok eðlendirmiþti. Arkadaþlarý gidince arkasýna yaslandý. Patlamasýnýn ardýndaki gerçekleri kabullendi. Doðruyu söylemiþti. Her ne kadar inkâr etmek istese de o bir erkekle beraber olmuþ ve gerçekten de güzel geçmiþti. Mutlu olmuþ, rahatlamýþtý. O kadar kýzýp Kame' yi orada býraktýðýna bile piþman olmuþtu. Kalsaydý belki... Bedeni ürperince baþýný iki yana sallayarak kendine gelmeye çalýþtý. Kame geçmiþte kalmýþtý. Dün geceki gibi bir geceyi bir daha yaþamayacaktý. Gözlüklerini takarak raporlarý önüne çekti. Birdenbire hayatý gözüne hiç olmadýðý kadar monoton ve sýkýcý görünmeye baþlamýþtý.
***************************
Üç gün sonra Jin sonunda pes etmiþti. Kame' yi aklýndan çýkaramýyordu. Saçlarýnýn kokusu, parmaklarýna dolandýklarýndaki ipeksi akýcýlýðý, dudaklarýnýn harika kývrýmlarýný, tadýný, dokunuþlarýný... Her þeyini... Kesinlikle kafayý yemek üzereydi. Sonunda dayanamayarak þirketin dedektifini özel bir araþtýrma için görevlendirmiþti. Karþýsýnda oturan kel adam üzerinden zorlukla ceketini ilikleyebildiði göbeðiyle koltuða oturdu. " Kusura bakmayýn efendim siz çok az zaman vermiþtiniz ben de elimden geleni yaptým ama... " Jin adamýn lafýný keserek " Baþla Nashiko " dedi. Adam gýrtlaðýný temizleyerek elde ettiði bilgileri anlatmaya baþladý.
- Kamenashi Kazuya. Yirmi dört yaþýnda.
Demek ondan sadece iki yaþ küçüktü.
- Dört erkek kardeþin üç numarasý. Annesi ev hanýmý babasý þu anda iþsiz. Eskiden büyük bir þirketi varmýþ. Ancak yanlýþ yatýrýmlar yüzünden þirketi hýzla borç bataðýna sürüklenmiþ. Ne yaptýysa þirketini kurtaramamýþ ve þirket iflas etmiþ. Þu anda oturduklarý mahallede küçük bir manav iþletiyor. Þirketi battýðýnda uçan kuþa borcu varmýþ ve neredeyse intihar edecekmiþ ama bir adam, Kamenasi-san' ýn þu anda çalýþtýðý geyþa evinin patronu Johnny Kitagawa babasýna bir teklif sunmuþ. Çocuklardan birini vermesi karþýlýðýnda borçlarýnýn hepsini üstlenip kapatacakmýþ. Çocuk ona çalýþarak borçlarý taksitle ödeyecekmiþ. Baba üçünü oðlunu seçmiþ çünkü bu oðlan diðer erkek kardeþlerinden daha ufak tefek ve narinmiþ. Doðal bir efemineliði ve inkâr edilemez bir güzelliði varmýþ. O zamanlar bile insanlar onun bir kýz çocuðu olduðunu sanma yanýlgýsýna düþüyorlarmýþ.
Öfke Jin' in damarlarýnda kaynamaya baþlamýþtý. Küçücük bir çocuðu mal gibi satmýþlardý. Hiçbirþeyden haberi olmayan çocuðun kaderine razý olmaktan baþka þansý olmamýþtý. Jin içinden yükselen onu kurtarma isteðinin gücüne kendi de þaþtý. Onu orada zorla tutuyorlarsa eðer yardým edebilirdi. Dedektif öksürerek onun dikkatini çekti ve kaldýðý yerden devam etti.
- Johnny Kamenashi-san' ý görür görmez anlaþmayý kabul etmiþ. Çocuk henüz sadece dokuz yaþýndaymýþ ve tam eðitime alýnma zamanýymýþ. Anlaþmalar yapýlmýþ ve çocuk evinden ayrýlmýþ. Tam sekiz yýl boyunca eðitim aldýktan sonra borçlarýný ödemek için çalýþmaya baþlamýþ. Ýlk seferi için tam bir milyon yen ödendiði söyleniyor. Bu Japonya standartlarýnda bir geyþa için ödenen en büyük rakammýþ. Hala da bu rekoru kýrabilen yok. Çocuk sadece ilk seferinden aldýðý parayla babasýnýn borçlarýnýn çeyreðini ödemiþ.
Jin duyduklarýna inanamýyordu. Bir geyþa için tam bir milyon yen ! Ama bu kiþi Kame ise ve üstelik ilk seferi içinse... Jin olsa o bile düþünmeden bu parayý gözden çýkarabilirdi. Dedektif kýzarmýþ bir þekilde anlattý. " O zamanlar sahneye çýktýðý anda herkesin nutku tutulmuþ. Güzelliði nefes kesiciymiþ ve aldýðým duyumlara göre o günden sonra dilden dile yayýlarak bir efsaneye dönüþmüþ. Adamlar adeta birbirlerini ezmiþler ve rakam yükseldikçe daha da hýrslanmýþlar. Johnny-san' ýn aldýðý para karþýsýnda Kamenashi-san için yaptýðý en iyi yatýrým olduðunu söylediði duyulmuþ. Kamenashi-san bir yýl içinde borcun yarýsýndan fazlasýný ödemiþ. Ýkinci yýl borcun tamamýný ödeyerek babasýnýn hesabýný kapatmýþ. " Jin o noktada kaþlarýný çattý. Babasýnýn borcunu ödediyse neden hala orada çalýþýyordu ? Neden hala kendini kullandýrýyordu ?
- Borç biter bitmez Johnny-san Kamenshi-san' a yanlarýnda kalmasý için adeta yalvarmýþ. Geyþa evleri onun sayesinde Japonya' nýn bir numarasý haline gelmiþken adamý býrakmak istememiþ. Kamenashi-san onunla bir anlaþma yapmýþ. Her gece elde ettiði paranýn yarýsýný almasý karþýlýðýnda evde kalmayý önermiþ. Onu tamamen kaybetmektense kazancýný yarýya indirmeyi bile göze alan Johnny anlaþmayý kabul etmiþ. Üçüncü yýl Kamenashi-san bir ev satýn alarak ailesini o eve yerleþtirmiþ. Kendinden küçük olan ve kendinden bir büyük olan kardeþinin bütün okul masraflarýný karþýlamýþ. Babasýna küçük bir manav dükkâný açarak kendi halinde çalýþmasýna bir fýrsat vermiþ. Annesinin bozulan saðlýðý için gerekli bütün giriþimleri yaparak kadýnýn iyileþmesini saðlamýþ.
Jin koltuðunda geriye yaslanýrken duyduðu her kelimeyle birlikte Kame hakkýndaki düþüncelerinin de rüzgârda eðilen bir çiçek gibi yön deðiþtirdiðini düþünmüþtü. Þimdi onun neden kalmaya karar verdiðini anlýyordu.
- Sonraki yýllar boyunca Kamenashi-san servetini her yýl katlayarak büyütmüþ. Varlýklarýnýn listesini çýkardým. Þu anda çalýþmaya ihtiyacý olmadýðý halde o evde çalýþmaya devam ettiðini söyleyebilirim. Zaten bu son yýl rakamýný öyle astronomik bir rakama yükseltmiþ ki inanýlýr gibi deðil. Ancak yine de kendisine olan ilgi azalmak yerine artmaya devam etmiþ. Bazý takýntýlý hayranlarý ona çok zorluk çýkarmýþ ama üstesinden gelmiþ. Bu yüzden sadece kendisini satýn alabilecek kadar zenginlerle beraber oluyor.
Jin dedektife teþekkür ettikten sonra adamý gönderdi ve düþünmeye devam etti. Kame' yi o evde tutmaya devam eden nedenin ne olduðunu merak ediyordu. Ve itiraf etmek zor gelse de onu bir kere daha görmeyi çok istiyordu. Cep telefonunu çýkararak Yamapi' yi aradý. " Söylesene sen þu geyþayý ayarlayabilmek için kimi araya sokmuþtun ? " Arkadaþýnýn attýðý hayret dolu çýðlýk karþýsýnda güldü. Daha þimdiden heyecanlanmaya baþlamýþtý.
SÖZCÜK : 3.100
HADÝ BAKALIM PAMUK ELLER KLAVYERE!
Wagatta veya Wakarimashta : Anladým anlamýna gelmektedir.